Patron bugün ofise gelmeyince kitap okumak yerine film izlemek istedim.
İzlenme oranları ve izleyici yorumlarına dikkat ederekten önce Cennetin Rengi'ni izlemeye karar verdim. 1999 İran yapımı bir film. Görme engelli olan Muhammed körler okulunda yatılı okuyor. Babası onu eve götürmek istemiyor. Anneleri ölmüş olan Muhammed ve kızkardeşleri babaanneleriyle birlikte yaşıyor. Babası Muhammed i istemiyor çünkü tekrar evlenmeyi düşünüyor ve oğlunun evlenmesine engel olmasını istemiyor. Babasının onu marangoza teslim etmesi ve Muhammed in yürek burkan konuşması. Sahip olduklarımıza şükretmemizi hatırlatıyor. Film gayet sade. İzlenilebilir de, izlenmeyebilir de.
İkinci film ise beni benden alan Soraya'yı Taşlamak. Bu da 2008 İran yapımı bir film. Aman allahım. İzlerken mahvoldum. Arabası bozulan bir gazetecinin yolu bir kasabaya düşer ve onun gazeteci olduğunu öğrenen Zehra ona dün kasabada yaşananları anlatır.
Yahu bu din nasıl birşeydir? İnsanlar nasıl bu kadar örümcek beyinli olabiliyor ki, en güzel rehberimizi böyle kafalarına göre yorumluyorlar. Şeriatınız da, mollalarınız da, dayattığınız din de, erkekliğiniz de yerin dibine batsın. Film gerçek bir hayat hikayesi. Hiç bir şey cehalet kadar tehlikeli değil. Hele o Ali denen yaratık. Uçkur düşkünü şerefsiz. Bir isim bir insana bu kadar mı yakışmaz. Ali boşanmak ister, karısı çocuklara bakamam der ve reddeder, çünkü kocası daha genç bir kızla evlenecektir. Ali şerefsizi de karısına nafaka vermemek için onu zina ile suçlar. Soraya'nın ölüme hazırlanışı, o vakar duruşu, kızlarının küçük olması. Kız annesi olunca daha mı bir etkileniyor insan bilemedim ki? O taşlanma sahnelerinde sanki ben yedim o taşları. Çok fena bir film çok.
Eğer kocası bir kadını suçluyorsa, kadın kendinin masum olduğunu ispatlamak zorundadır. Eğer bir kadın kocasını suçluyorsa, kocasının suçlu olduğunu ispatlamak zorundadır. Yani kadınlar hep suçlu, erkekler hep suçsuzdur.
Güya bugün yazmayacaktım, dayanamadım. Soraya beni çok etkiledi.
Ha dün de Kaybedenler Kulübünü izlemiştim. Daha önce izlediğim ama beğenmediğim film bu sefer daha güzeldi. Biraz sapıkça :) ( Hatta baya) Ama müzikler dehşet. Aile filmi olmadığı kesin. Nejat ve Yiğit siz nasıl adamlarsınız yahu?
İyi seyirler, iyi hafta sonları.
Sevgiyle kalın.