Ece'nin Albümü etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Ece'nin Albümü etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

21 Kasım 2016 Pazartesi

Bugün günlerden ELİF ECE

21 Kasım 2008. Hoşgeldin 8 yaş.
Bugün gibi gözlerimin önünde herşey. Hastaneye gidişimiz, ameliyathane, seni ilk görüşüm, doktorun yukardan sana el sallatması... Senin gelişinle aile olduk biz. 
Çok uslu bir bebektin. Hiç bir konuda beni yormadın. Emziği kendin bıraktın, emmeyi bırakmayı hemen kabullendin, biberonla aşk yaşıyordun ama onu da iki yaşında çözmüştük. Hala yanımda yatmaya bayılıyorsun. Hep dibimde bitiyorsun. Kardeşinden sonra sana çok vakit ayıramadım biliyorum ama sen kıskanıyorsun diye onunla da ilgilenemiyorum kıskanç böcüğüm.

Artık kocaman bir ilkokul 3. sınıf öğrencisisin. Yolun açık, başarıların daim , sağlık , huzur, mutluluk hep yanında olsun prensesim. 



Hiç tek başına pozun olamadı biliyorum ve sen de buna içerlendin ama napalım. Pasta ve mum görüp kayıtsız kalan bir çocuk tanıdın mı sen hiç? Bunlar da senin kuyrukların :)

Doğum günün kutlu olsun MELEĞİM. 

21 Nisan 2011 Perşembe

Montessori Sınıf Etkinliği

Kreşimizin facebook hesabı hacklenince yeniden hesap oluşturmuşlar. Bu sabah bakalım ne eklemişler acaba derken, daha önceleri yapılan ürün etkinliğinin fotoğraflarını yakaladım. Daha önce görmemiştim. Sadece albümümüzde yer edinsin diye ekliyorum. (Nolur bloglar kapatılmasın, yoksa hepsi boşuna)

Arkadakı cimcime ayran yapıyor, Ece çikolatalı kanepeler hazırlıyor, Durucuk da fındık kırıyor. Sonra da bunları birbirlerine ikram ediyorlar :)

14 Nisan 2011 Perşembe

Facebook

Benim facebook üyeliğim yok. Kızımın kreş sayfasını eşimin üyeliğinden takip ediyorum. Orda yayınlanan fotoğrafları bloğumuzda kolay paylaşabiliyorum.





Bezelyeleri ayıklarken arada hüpleten Ece. Kızım bana çekmiş ben de bayılırım taze bezelyeyi hüpletmeye , yani kendimi durdurmasam 1 kg bezelyeyi rahatlıkla yerim. Annem biz küçükken "çok yeme başınız döner" derdi, gerçeklik payını bilmiyorum, belki de amacı bezelyeleri kurtarmaktı :)




Gelelim asıl soruya. Bazen çok güzel videolar paylaşılıyor kreş sayfalarında. Ve doğal olarak o videoları kızıma anı olsun diye bloğumuzda da paylaşmak istiyorum (hoş blogların geleceği bile muamma iken)ama nasıl? Var mıdır yolu yordamı? Eğer program falan gerekiyorsa sanırım beceremem çünkü bir kolaj programını bile beceremeyen ben video olayını elime yüzüme bulaştırırım kesin :(

25 Mart 2011 Cuma

Sümüklüböcek

Iıııyyy dediğinizi duyar gibiyim. Evet kesinlikle ııyyyy.

Geçen yaz daha kreşe gitmeden anneannenin bahçesinde kalırken , denize yakın olduğu için bayaa bir karşılaşmıştık kendileriyle. Ece pek bir haşır neşir olmuştu. Duvara tırmanıp orda yuvasına çekilen sümüklüböcekleri hiç düşünmeden alıp, tutuyor sonra da bahçeye fırlatıyordu. Oyun gibi birşey olmuştu bu eylem Ece için :) Iııııyyy

Ama ben bu sümüklüböceğe bu hafta çok şey borçluyum. Salı günü kreşe gittiğimizde kapının önünde karşılaştık kendisiyle. Sevimsiz , iğrenç, sümüğünü sala sala yürüyordu aheste aheste..

Eee Ece hanım bu . Es geçer mi? Aslaaaa.
Eğildi, baktı, inceledi. Beni , yanında olduğumu bile unuttu.

Akşam eve geldik veeee günün anlam ve önemi sümüklüböcekti.

-Babaaa, bugün sümüklüböcek vardı okulda, sarı sarı sümükleri akıyordu. Çoook yavaş yürüyordu.
Bu cümleyi kaç defa tekrar ettiğini saymadım, sayamadım. Anneanne aradı telefondaki heyecanı görseniz. Nasıl anlatıyor.
- Anneanne , bugün okulda sümüklüböcek vardı, sarı sarı sümükleri akıyordu. Çoook yavaş yürüyordu. Kelimesi kelimesine. Sonra dedeye aynı şekilde. Neyse o gün sümüklüböcekle yattık.

Ertesi sabah okula koşa koşa gittik. Bakalım sümüklüböcek bizi bekliyor muydu? İçeri hiç mızırdanmadan girdi. Ön bahçede yoktu ama belki arka bahçede olabilirdi dedi öğretmeni. Akşam geldi, ogün sümüklüböcek görememişti ama birgün öncenin heyecanı hala dinmemişti. Ogün akşam Hacer halalara gittik ve aynı cümleler defalarca Nuno halaya, Mahmut dedeye, Lalo neneye de anlatıldı. Ne sümüklüböcekmiş yarabbim.

Dün yine itirazsız girdik sınıfa. Akşam geldik yoktu. Markete gittik " ne istersin annecim" diye soruyoruz . El cevap: " sümüklüböcek" höh!!
Pazara gidelim bir köpek alalım şarkısı var ya biz o şarkıda da pazardan sümüklüböcek alıyoruz :)

Ve bugün sabah da kahramanım ilan ettim sümüklüböceği. Yine arka bahçede var mı acaba diyerek girdi okula.

Eyy sümüklüböcek sen nelere kadirsin? Birgün sana sempati duyacağımı asla düşünmezdim.

Bu fotolar da bu sabah okula gözlüksüz gitmek istemeyen, illa da gözlük diye tutturan ve bebekken 2 sene önce aldığım gözlükle kandırılan Ece cadısı :) Gözlüksüz çıkmaz teyzeleri :)


21 Mart 2011 Pazartesi

Dodi Bahar Partisi:)

18 Mart tarihinde kreşte " Bahara Hoşgeldin " partisi yapıldı. Çalıştığım için maalesef katılamadım, sevinçlerine ortak olamadım. Onlarla gülüp, eğlenemedim :(

Fotoları kreşimizin facebook sayfasından ele geçirdim :) Bu partide minik temacılar ağaç da ektiler. Ama benim minik cadım bu etkinliğe katılmadı . Nedense kreşimizin daha büyük çocuklar için olan kulübüne karşı pek önyargılı. Oraya hiç gitmek istemiyor. Fidanlar da kulübün bahçesine ekildi. Dolayısıyla kreşini yuvası olarak benimseyen kızım kulübe misafirliğe gitmeyi kabul etmedi.

İşte Bahar Partisinin fotoğrafları.





içi şeker dolu balon :)
çirkin minik kelebeğim :)






 Sabahtan beri kolaj yapmaya çalışıyorum. Ama sonuç ortada . Beceremedim maalesef :(

29 Ocak 2011 Cumartesi

Ve bu da....



... annesinin yengayenk çoraplarına el koyan ve çıkarmak istemeyen Ece kuşu :)

Dedesinin ekmeklerine hayır diyemeyen bıdık :)

Geçen Çarşamba anneannemiz sarma yapmış tabi bizsiz de boğazından geçmemiş. Canım annem benim. 4 seneyi geride bıraktım ama hala yaprak sarması yapmayan biri olarak ( yuhalamayın napiim çok tembelim) saldırdık resmen anneanne sarmalarına :) Hava yağmurlu , anneme "yollama babamı " desem de dinlemedi, "sanki yürüyerek mi gelecek" cevabını verdi üstelik. Babacığım da o nefis pidelerinden getirmiş yanında. Eşim güya yemek yemeyecekti ama pidelerin hatırına o bile sofraya oturdu.

Ben çok küçükkene evimiz babamın fırının yanındaymış. Annem de işlerini yapabilmek için şöyle bir çözüm bulmuş. Bir sandığın içine minder koyup , içine de beni oturturmuş. Vee doğru fırına yollarmış babamın yanına. Babam o zamanlar somun fırınında çalışıyormuş. Elime verirmiş bir somun ben içini didikleye didikleye yer, uyuyakalırmışım. Ekmek dağıtmaya giden işçiler de asla boş gelmezlermiş. İlla benim için bişeyler getirirlermiş. Demem o ki bu kilolarımı taaa o yıllara borçluyum.

Kızım da benim gibi ekmekçi. İşte ispatı:)

18 Ocak 2011 Salı

Ece hanımdan enstantaneler :)





Sabah kreşe giderken illa Barbie ve kızı İpek i de götürecem diye tutturdu.Bunlar  babamızın kuzuma yılbaşı hediyesi.  Bu fotoları yılbaşı sabahı çekmiştim galiba. Bu elbisemizi bize doğumgününde  Jo teyzemiz yollamıştı. Fotoğraflayamamıştık ayıp ettik. Ece benim onu değil de kameranın onu otomatik çekmesine bayılıyor. Bundan dolayı fotolarda mekan olarak bir tek mutfak oluyor çünkü sadece mutfak tezgahını kullanabiliyorum.




Bunlar da bir pazar gününe ait.

Ve bu da banyodan sonra saçlarını kurutmamı istemeyen kızımdan bir kare. Ben de çözümü başına eşarp bağlamakla buldum. En azından başı buz gibi olmaz.

22 Kasım 2010 Pazartesi

Prensesim 2 yaşında :)

2 yıl önce bugün güneş gibi doğmuştun saat 09:00 da. Mucizemdin. Kucağımdaydın. Ve dün İlknur teyzenin de dediği gibi hala kucağımdasın. Seninle ağladım, seninle güldüm. Hayatın anlamını sende gördüm. O kadar şanslıyım ki rabbim seni bana gönderdiği için.İyi ki doğdun MELEĞİM, iyi ki varsın BEBEĞİM.

Bana annelik duygusunu tattırdığın için sana sonsuz teşekkür ederim. Rabbim seni tüm belalardan sakınsın.Yüzündeki gülücükler hiç solmasın.








Anne olmadan önce: Gece ne kadar geç yatacağım ya da sabah ne kadar geç kalkacağımı düşünmezdim..
Kesintisiz, düşüncesiz uyuyabilmenin kıymetini bilmezdim.
Evimi dağıtacak şeylerin küçük oyuncaklar, yırtık kağıtlar olacağı aklıma bile gelmezdi... Saksılarımın zehirli olup olmadığını düşünmemiştim bile.
Ya da banyoda duran el sabununun bir içecek gözüyle görülebileceğini...
Üzerime bu kadar işeneceğini, kusulacağını ve daha da ilginci bundan rahatsız olmayacağımı bilemezdim.
Gaz çıkartmanın eğlenceli tarafını göremezdim.
Ağlayan bir bebeği aşısı yapılsın ya da test için kan alınacak diye böğüre böğüre kucağımda sıkabileceğimi bilmezdim.
Ağlamaklı gözlere bakıp ağlayabileceğimi, minik bir tebessümden büyük mutluluklar yaşayabileceğimi düşünemezdim.
Saatlerce uyuyan bir bebeği seyretmek için uyanık kalabileceğimi...
Kalbimin vücudumun dışında bir yerlerde olabileceğini...
Aç bir bebeği doyurmanın insanın ruhunu nasıl doyurabildiğini..
Bir anne ile çocuğunun arasındaki bağın göbek bağından çok daha sağlam olduğunu...
Bu kadar küçük bir bedenin bu kadar büyük bir huzur verebileceğini...
Düşünemezdim...
Bütün bir gece boyunca, hatta geceler boyunca her şeyin yolunda gidip gitmediğini kontrol etmek için 10 dakikada bir uyanacağıma.
Kapılardan nefes sesi dinleyeceğime.
Başkasının öksürüklerinin ciğerimi parçalayabileceğine.
Bir insan öpücüğünün kesilen parmağımın acısını dindirebileceğine.
İnanamazdım....
İyiki bana bu duyguları yaşatıyorsun iyiki benimsin bebeğim...



alıntıdır
Seni Seviyorum Prensesim...


Not: Kızımın pastasını ben yaptım.benim ilk şeker hamuru  deneyimim. çok zorlandım ama sanırım başardım.

Kurban Bayramı geldi ve geçti :)

Öncelikle herkesin geçmiş kurban bayramı kutlu olsun. Bayram sayesinde kuzumla uzun uzuun vakit geçirebildik. Düzenimiz şaştı ama olsun. Ayrıca kreşe tekrar başlamak biraz zor oldu.Bu arada öksürüğümüz hala geçmediği için doktorumuz başka bir balgam söktürücü şurup verdi. ve ayrıca sol kulağımızda iltihap varmış meğer kuzum bunun yüzünden gece uyuyamıyormuş :( ve maalesef iğne oluyoruz.
Kurban bayramının ilk iki günü bayram ziyaretleri ile geçti. son günü de kuzumu Antep teki hayvanat bahçesine götürdük.








ilk başlarda kucağımdan inmek istemedi. tabi bu durum zevk halinden çıkıp işkenceye döndü. Yürümek istemedi, babasının taşımasına izin vermedi, arabasına da binmedi. Son günlerde Ece hep aynı tavrı sergiliyor. Hep kucağımı istiyor. Kızım sayesinde kas yaptım , fıtık yapmam da yakındır :)
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...