Allahım nasıl bir haftasonuydu. Üzerimden çöp arabası geçmiş gibiyim. Hala yorgun ve halsiz. Cumartesi sabah kahvaltı sonrası hastane yollarına düştük. Görünmem gereken doktorlar vardı. Gitmişken Ece nin boynunda kaşınan yeri de gösterince mantar olduğunu anladık. Sinüziti de varmış oh ne güzel. Öğlene kadar işlerimizi hallettik.
Sonrasında market alışverişi ve mutfağa giriş. Başlasın hazırlıklar. Haco hala erken geldi de çocukları oyaladı neyse ki.
Parti için zamanlamayı kötü seçmişim, çünkü hemen hemen herkesin bir planı vardı. Amcamız, halamız gelemedi. Gelemeyenler kesin bana daha sonra misafir olarak dönecekti :) Babamlar geç katıldı. Kayınpeder daha da geç katıldı. Parti geç başlayınca, hiç gelemeyecek olan kardeşim bile katılabildi gece yarısı olmadan. Mumları geç üfledik. Ela yine eğlendi. Çünkü yine en sevdiği elbisesini giymişti. Daha ne olsundu. En sevdiği kuzeni gelememişti ama yapacak bişey yoktu. Diğer kuzeni Alin ile kavgasız geçirebildiler akşamı en azından. Kayınvalidem sessizdi, kesin bişeyler vardı. Ve ben yorgunluktan ölüyordum. Çok özeniyorum doğumgünlerini ya da başka kutlamaları dışarıdaki mekanlarda kutlayanlara. Eşim ise hiç hoşlanmıyor. Samimi gelmiyormuş, tövbe tövbe.
Pazar günü sabahtan evi topladım. Her yer sim olmuştu Ela nın kostümünden dolayı. Ve ben yorgunluktan ölüyordum. Neden pazar gününe ertelemiyorsunuz sorusunun cevabı buydu aslında. Çünkü kutlama sonrası ev kalkıp oturuyordu ve onu eski haline getirmek için ertesi günün tatil olması gerekiyordu. Öğlen uyumuşum ve ben kanepede uyumayı çok özlemişim. Ama sarhoş gibiyim. Öğleden sonra kızları biraz avm ye götürdük döndüğümüzde ben yorgunluktan ölüyordum.
Haftasonu bitsindi artık. Şimdiye kadar kutladığımız en kötü doğumgünüydü sanırım. Neyse ki kreşte kutlamıştı kuzum da bu beni biraz rahatlatıyordu.
İşte bir doğumgününün daha sonuna geldik. Oysa daha doğmadık bile.
Sağlıkla mutlulukla kutlanacak nice doğumgünlerine :)
kutlama etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
kutlama etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
11 Haziran 2018 Pazartesi
Varan 2 - Evde Kutlama
5 Haziran 2018 Salı
Kutlamalar Başlasın!
Efenim bizim soyumuz taa Victorialara dayandığından, tek kutlama kesmez bizi. Serde prenseslik var ne de olsa. Kaç ay öncesinden aldık elbisesini. Elsa da Elsa. Ne prim yaptı Elsa bu arada. Gelene gidene gösterdi elbisesini. Evin her yanı sim oldu ama olsundu önemli olan onun mutluluğuydu. Geçen ay da parti malzemelerini aldık. Sıra geldi ikramlara. Sarma istiyormuş hanımefendi. Verdik siparişi anneanneye. Patlamış mısır da tamam. Bir çeşit kurabiye de yaptık mı oldu bu iş.
Normalde 12 si olan doğumgünümüzü karne öncesine aldık. Çünkü karnelerden sonra çoğu öğrenci yaz tatiline ayrılacakmış. Diğer sınıflarla birleştirilecekmiş kalan öğrenciler. Biz de öyle olmasın, kendi sınıfıyla kutlasın diye erkene aldık partimizi. Kaç aydır geriye sayım yapıyorduk zaten, erken olması kuzumun işine gelirdi.
Pazartesi izin aldım, evdeki temizlik için. Ece yi anneanneye bıraktım çünkü temizlikten hoşlanmıyormuş evladım. Sanki ben bayılıyorum. Derken pazar gecesi kabusum oldu. Ela nın burnundan iki kere kan geldi. Sabaha kadar ne senaryolar, planlar döndü durdu beynimde. Doğumgününü iptal etsem mi, yardıma gelen ablayı iptal etsem mi, annemi arasam başında mı duysaydı....
Kızımın beklediği gün gelmişti. İptal etmeyecektim hiçbir şeyi ama motoru takacaktım. Abla işi erken bitirecekti, parti biter bitmez de soluğu hastanede alacaktık. Görünürde bişey yoktu , tahlil verdik, tansiyon ölçtürdük. Geç gittiğimiz için sonuçları alamadık. Hatta burun kanamasına o kadar odaklanmıştım ki, parmağındaki iyileşmeyen dolamayı göstermek aklıma bile gelmedi. Sonra da onun için kızdım kendime.
Tahlillerde burun kanamasını tetikleyen bişey çıkmadı şükür. Pıhtılaşmaya bakıldı, hemograma bakıldı sonuç iyiydi. Ama demirimiz eksikmiş. Takviye verildi. Kılcal damarları daraltsın diye pomad ve bir fısfıs. Bir daha kanarsa da kbb ye yönlendirip lazerle yaktıracakmış. İnşallah gerek kalmaz.
Dönelim partiye. Kuzum çok eğlenmiş. Anlata anlata bitiremedi. Hepsi sarmalara saldırmış. Annemle babamdan allah razı olsun. Pinyatayı Ela patlatmış. Dans etmişler derken varan - 1 TAMAM.
Darısı cumartesi günü evde kutlayacağımız doğumgününe. Onu da atlattık mı tamamdır.
Haydi herkese iyi haftalar.
Normalde 12 si olan doğumgünümüzü karne öncesine aldık. Çünkü karnelerden sonra çoğu öğrenci yaz tatiline ayrılacakmış. Diğer sınıflarla birleştirilecekmiş kalan öğrenciler. Biz de öyle olmasın, kendi sınıfıyla kutlasın diye erkene aldık partimizi. Kaç aydır geriye sayım yapıyorduk zaten, erken olması kuzumun işine gelirdi.
Pazartesi izin aldım, evdeki temizlik için. Ece yi anneanneye bıraktım çünkü temizlikten hoşlanmıyormuş evladım. Sanki ben bayılıyorum. Derken pazar gecesi kabusum oldu. Ela nın burnundan iki kere kan geldi. Sabaha kadar ne senaryolar, planlar döndü durdu beynimde. Doğumgününü iptal etsem mi, yardıma gelen ablayı iptal etsem mi, annemi arasam başında mı duysaydı....
Kızımın beklediği gün gelmişti. İptal etmeyecektim hiçbir şeyi ama motoru takacaktım. Abla işi erken bitirecekti, parti biter bitmez de soluğu hastanede alacaktık. Görünürde bişey yoktu , tahlil verdik, tansiyon ölçtürdük. Geç gittiğimiz için sonuçları alamadık. Hatta burun kanamasına o kadar odaklanmıştım ki, parmağındaki iyileşmeyen dolamayı göstermek aklıma bile gelmedi. Sonra da onun için kızdım kendime.
Tahlillerde burun kanamasını tetikleyen bişey çıkmadı şükür. Pıhtılaşmaya bakıldı, hemograma bakıldı sonuç iyiydi. Ama demirimiz eksikmiş. Takviye verildi. Kılcal damarları daraltsın diye pomad ve bir fısfıs. Bir daha kanarsa da kbb ye yönlendirip lazerle yaktıracakmış. İnşallah gerek kalmaz.
Dönelim partiye. Kuzum çok eğlenmiş. Anlata anlata bitiremedi. Hepsi sarmalara saldırmış. Annemle babamdan allah razı olsun. Pinyatayı Ela patlatmış. Dans etmişler derken varan - 1 TAMAM.
Darısı cumartesi günü evde kutlayacağımız doğumgününe. Onu da atlattık mı tamamdır.
Haydi herkese iyi haftalar.
Etiketler:
doğumgünü,
hastalık,
kreş,
Kreş Güncesi,
kutlama,
melek kızım
29 Aralık 2017 Cuma
Yar saçların lüle lüle 2017 sana güle güle
Yaşadığımız olayları yıla yüklemek tabi ki hiç doğru değil biliyorum ama 2016-2017 gerçekten bizim için kötü geçti. Yılların suçu neydi bilmiyorum :)
Ama 2018 den umutluyum. Geçen yılları aratmasın yeter.
Çok şükür sağlığımız var, huzurumuz var, evimiz, aşımız, işimiz var. Nankörlük etmeyeyim. Ama küçük mucizeler de olsa hayatımızda ne güzel olur.
En güzeli herkes için hayırlısını dilemek.
Ne yazacağımı da bilemedim. Ofis curcuna sabahtan beri. Keyfim yok dünden beri. Akşama sinemaya gideceğiz kız kıza gelin beri :) Sıkıntılar uzak durun gari :)
MusMUTLU bir yıl olsun, SAĞLIKımız daim olsun, BAŞARImız yüksek olsun, SEVDİKLERİMİZ yanımızda olsun, HUZUR hep olsun, HAYALlerimiz gerçek olsun,UMUTumuz var olsun, PARAmız da bol olursa daha ne isteriz ki senden.
Ama 2018 den umutluyum. Geçen yılları aratmasın yeter.
Çok şükür sağlığımız var, huzurumuz var, evimiz, aşımız, işimiz var. Nankörlük etmeyeyim. Ama küçük mucizeler de olsa hayatımızda ne güzel olur.
En güzeli herkes için hayırlısını dilemek.
Ne yazacağımı da bilemedim. Ofis curcuna sabahtan beri. Keyfim yok dünden beri. Akşama sinemaya gideceğiz kız kıza gelin beri :) Sıkıntılar uzak durun gari :)
MusMUTLU bir yıl olsun, SAĞLIKımız daim olsun, BAŞARImız yüksek olsun, SEVDİKLERİMİZ yanımızda olsun, HUZUR hep olsun, HAYALlerimiz gerçek olsun,UMUTumuz var olsun, PARAmız da bol olursa daha ne isteriz ki senden.
Kalın sağlıcakla.
23 Haziran 2017 Cuma
Tarif - Film - Bayram
Öncelikle şu sıcak yaz günleri için içinizi ferahlatacak bir limonata tarifine ne dersiniz? Tarif çok pratik. Umut Sepeti gayet ayrıntılı bir şekilde hem yazmış, hem video eklemiş. Videoyu izlerseniz ne kadar kolay olduğunu göreceksiniz.
1 adet dondurulmuş limon
1 adet dondurulmuş portakal
1 bardak şeker
2 lt ye yakın soğuk su.
Ben buzluğa konmuş limonla portakalın nasıl dilimleneceğini düşünüyordum. Muhtemelen taş gibi falan olurlar diye düşünmüştüm. Ama öyle olmuyormuş. Dilimleyip blenderda şekerle birlikte çekip püre haline getiriyorum. Sonra da su ekleyip süzüyorum. Portakalla limonun birlikteliği limonataya harika bir renk veriyor. Annem eskiden Handan gibi yapıyordu. Limonları doğrayıp şekerle bir süre beklettikten sonra, yoğuruyordu. Sonra su ekleyip süzüyordu. İkinci tarifi limonları sıkıp şekerle kaynatıp konsantre elde edip saklamaya başladı. Ama bence hiç gereği yokmuş. Şimdi buzluğum bir sürü limon ve portakalla dolu. Dolabımda da hergün taze mis gibi limonata bizi karşılıyor.
Afiyet olsun.
İkinci tavsiye yine Handan'da görüp izlediğim Hidden Figures - Gizli Sayılar filmi. Tek kelimeyle muhteşem. Aynı zamanda iç burkucu. Ben o kadınların yerinde olsam, böyle dimdik ayakta duramazdım. Bu kadar ayrımcılığa tabii tutulup, bu kadar istikrarlı, azimli olamazdım. Şiddetle tavsiye ederim. Sırada yine Handan'ın izlediği benim gözden kaçırdığım ve Şebo'nun da izlenmeli dediği diğer filmlerde.
İyi seyirler.
Ve son olarak herkese;
![]() |
Görsel Umut Sepetim'den |
1 adet dondurulmuş limon
1 adet dondurulmuş portakal
1 bardak şeker
2 lt ye yakın soğuk su.
Ben buzluğa konmuş limonla portakalın nasıl dilimleneceğini düşünüyordum. Muhtemelen taş gibi falan olurlar diye düşünmüştüm. Ama öyle olmuyormuş. Dilimleyip blenderda şekerle birlikte çekip püre haline getiriyorum. Sonra da su ekleyip süzüyorum. Portakalla limonun birlikteliği limonataya harika bir renk veriyor. Annem eskiden Handan gibi yapıyordu. Limonları doğrayıp şekerle bir süre beklettikten sonra, yoğuruyordu. Sonra su ekleyip süzüyordu. İkinci tarifi limonları sıkıp şekerle kaynatıp konsantre elde edip saklamaya başladı. Ama bence hiç gereği yokmuş. Şimdi buzluğum bir sürü limon ve portakalla dolu. Dolabımda da hergün taze mis gibi limonata bizi karşılıyor.
Afiyet olsun.
İkinci tavsiye yine Handan'da görüp izlediğim Hidden Figures - Gizli Sayılar filmi. Tek kelimeyle muhteşem. Aynı zamanda iç burkucu. Ben o kadınların yerinde olsam, böyle dimdik ayakta duramazdım. Bu kadar ayrımcılığa tabii tutulup, bu kadar istikrarlı, azimli olamazdım. Şiddetle tavsiye ederim. Sırada yine Handan'ın izlediği benim gözden kaçırdığım ve Şebo'nun da izlenmeli dediği diğer filmlerde.
İyi seyirler.
Ve son olarak herkese;
24 Nisan 2017 Pazartesi
23 Nisan
Neredeyse bir ay olmuş yine yazmayalı. Kitap okumaya çalışıyorum. Ha okuyabiliyor muyum diye sorarsanız; eh işte. Yazacak bişey de bulamıyorum. Tadım yok yine. Depresyonlara girdim ama çıkamıyorum. Artık bazı şeylerin değişmesini istiyorum.
Yazmadığım süreç zarfında çok adil , çok etik, çok özgür, çok medeni bir şekilde referandum yaptık. Ve çok ilginç ki iyi olan kazandı!..
Okulumuzda 23 Nisan töreni yapılacaktı dün. Kızımın herhangi bir gösterisi olmamasına rağmen hepimiz Atatürk tişörtlerimizi giyip gidecektik. Ama maalesef bütün hafta mis gibi olan hava haftasonu bizi ters köşeye yatırdı. Rüzgar saatte 70 km hızla esiyordu. Sahilde uçurtma şenliği vardı ama, uçurtma uçurmak ne mümkündü.
Biz de mecburen avm ye gittik belki çocuklar için bişey vardır ümidiyle , ama nerdeee?? Çocuklara fast foodu , oyun salonunu dayadık geldik.
Öğretmenimiz de söz verdi çocuklara bu haftayı size bayram havasında yaşatacağım. Hergün bir dersi etkinlikle geçireceğiz diye. Tabi biz velilerden de mutfaklara girip onlara süpriz ikramlar hazırlamamızı rica ediyordu. Sonuçta çocuklar için.
Az önce okuldan gelen sms ile ertelenen 23 Nisan töreninin yarın öğleden sonra okul bahçesinde kutlanacağı bildiriliyordu. İyi güzel.
Battaniye hala sürünüyor. Akşamları erken uyuyorum. Bende ki bu tembelliği anlamıyorum. Aklımda sürekli yapılacaklar listesi dolaşıyor ama gel gelelim kolum kalkmıyor.
Bildiğiniz her sene girdiğim bezmiş sendromlarım. Tükenmişlik sendromu denen bişey varmış kesinlikle.
Neyse şimdilik bu kadar.
Kalın sağlıcakla.
Yazmadığım süreç zarfında çok adil , çok etik, çok özgür, çok medeni bir şekilde referandum yaptık. Ve çok ilginç ki iyi olan kazandı!..
Okulumuzda 23 Nisan töreni yapılacaktı dün. Kızımın herhangi bir gösterisi olmamasına rağmen hepimiz Atatürk tişörtlerimizi giyip gidecektik. Ama maalesef bütün hafta mis gibi olan hava haftasonu bizi ters köşeye yatırdı. Rüzgar saatte 70 km hızla esiyordu. Sahilde uçurtma şenliği vardı ama, uçurtma uçurmak ne mümkündü.
Biz de mecburen avm ye gittik belki çocuklar için bişey vardır ümidiyle , ama nerdeee?? Çocuklara fast foodu , oyun salonunu dayadık geldik.
Öğretmenimiz de söz verdi çocuklara bu haftayı size bayram havasında yaşatacağım. Hergün bir dersi etkinlikle geçireceğiz diye. Tabi biz velilerden de mutfaklara girip onlara süpriz ikramlar hazırlamamızı rica ediyordu. Sonuçta çocuklar için.
Az önce okuldan gelen sms ile ertelenen 23 Nisan töreninin yarın öğleden sonra okul bahçesinde kutlanacağı bildiriliyordu. İyi güzel.
Battaniye hala sürünüyor. Akşamları erken uyuyorum. Bende ki bu tembelliği anlamıyorum. Aklımda sürekli yapılacaklar listesi dolaşıyor ama gel gelelim kolum kalkmıyor.
Bildiğiniz her sene girdiğim bezmiş sendromlarım. Tükenmişlik sendromu denen bişey varmış kesinlikle.
Neyse şimdilik bu kadar.
Kalın sağlıcakla.
30 Aralık 2016 Cuma
Veri Veri Hepi Niv Yiırlar
Y E N İ
Y I L I N I Z
K U T L U
O L S U N.
2017 güzelliklerle gel e mi? Umut getir, sağlık getir, en önemlisi barış getir. Para, huzur, mutluluk, neşe, başarı da getirirsen tadından yenmezsin . Hepsi bedava getirsen ne olacak ki?
9 Eylül 2016 Cuma
Mola
Bugün son iş günü. Yoğunlaşmadan yazayım istedim. Malum 9 günlük bir bayram tatili bizi bekliyor. Sonrasında okul açıldığı için bir hafta izin almak zorunda kaldım dolayısıyla iki haftalık bir süre buralarda olamayacağım.
Ödevler bitmedi, sıcaklardan dolayı bol bol oyun oynanmadı ama bir yaz tatilinin daha sonuna gelindi işte. Bu sene sabahçı olacağız. Saatler artık ileri geri alınmayacakmış. Kış gelsin de bol bol uyuyalım beklentileri artık olmayacak. Sabahın karanlığında uyanacak çocuklar. Bir haftalık izinde etüd ve servisi ayarlamaya çalışacağım. Ela için eski kreşimizle konuşacağım. Bakalım umarım herşey yolunda gider.
Herşeyin gönlünüzce olması dileklerimle.
3 Mayıs 2016 Salı
Çoook yorgunum, beni bekleme kaptan.
Aynı başlıktaki gibi. İnanın hiç halim yok. Ne yazasım, ne okuyasım yok. Bir hafta izin aldım, almaz olaydım. Perte çıktım resmen. Çöplük evde yaşıyormuşuz da haberim yokmuş. Utanmasam öncesi sonrası diye fotolar çeker eklerdim. Ama kendimi rezil etmeye ne gerek var?
Cuma günü ofisten çıktım. Ve ben ilk defa bir sonraki pazartesiyi iple çektim. Meğer ofis benim dinlenme alanımmış. Cumartesi giydik Atatürk tişörtlerimizi okulumuzda 23 Nisan bayramımızı kutlamaya gittik. Tören sonrası sınıfça tekne gezisi yaptık. O gün için kızıma pizza sözüm vardı. Gün onun günüydü ne de olsa. Sahilde uçurtma şenliği vardı ama geç kalmıştık, biz de eve geri döndük. Eve geldiğimizde hışımız çıkmıştı. Saat 17:00 olmasına rağmen herkes bir köşeye atıldı. Biraz kestirdik.
Pazar günü rutin babaanne, anneanne gezileri.
Pazartesi sınıfça hazırlanan 23 Nisan kutlaması. Kuzularımız bize şiir okuyup, flüt dinletisi sundular. Sonra sınıfça dışarıda yemek yendi ve parka gidildi.
Ve işte temizliğin başladığı salı gününe geldi sıra. İnanın işe nereden başlayacağımı bilemedim. Ela'yı bakıcıya bıraktım her ne kadar hoşnut kalmasa da ablamız. Cumartesiye evde girmediğim köşe, çekmece, dolap kalmamıştı. Ve benim de ayağıma ağrı girmeye başlamıştı. Sanırım çok fazla ayakta kaldım. Ee oturarak çalışınca hamlamışım artık. Üç gündür sol ayağıma basamıyorum. Nezle midir, grip midir her ne illetse hala peşimi bırakmadı. Nasıl bir sinüs varsa bende artık.
Ama artık kafam rahat, uyuyabiliyorum mesela. Çünkü aklımda yapılacak işler olunca manyağa bağlıyorum. Gece ha bire kafamda kuruyorum. Battaniyeler kaldı yıkanacak, onun için de havaların iyice ısınmasını bekliyorum. Çocuk odasının duvarlarına raf ve askı almalıyım. Ve kitaplığımı düzenlemeliyim.
Pazartesi işe uçarak gelmek istedim. Yoğun bir hafta başıydı ama olsun. Evden az yorulduğum kesindi. Hala yorgunluğumu atabilmiş değilim.
Yarın üçüzlerin doğumgünü. Unuttuğumu farkettim. Bakalım neler yapabileceğiz. Haziranda düğünümüz var. Alışveriş beni bekler. Yapılacak işler hiç bitmez mi? Aklımda yapmak istediğim bir sürü proje var. Bakalım kaçını gerçekleştirebileceğim?
Hayırlı kandiller .
Hepinize tertemiz, mis kokulu, haftalar.
Cuma günü ofisten çıktım. Ve ben ilk defa bir sonraki pazartesiyi iple çektim. Meğer ofis benim dinlenme alanımmış. Cumartesi giydik Atatürk tişörtlerimizi okulumuzda 23 Nisan bayramımızı kutlamaya gittik. Tören sonrası sınıfça tekne gezisi yaptık. O gün için kızıma pizza sözüm vardı. Gün onun günüydü ne de olsa. Sahilde uçurtma şenliği vardı ama geç kalmıştık, biz de eve geri döndük. Eve geldiğimizde hışımız çıkmıştı. Saat 17:00 olmasına rağmen herkes bir köşeye atıldı. Biraz kestirdik.
Pazar günü rutin babaanne, anneanne gezileri.
Pazartesi sınıfça hazırlanan 23 Nisan kutlaması. Kuzularımız bize şiir okuyup, flüt dinletisi sundular. Sonra sınıfça dışarıda yemek yendi ve parka gidildi.
Ve işte temizliğin başladığı salı gününe geldi sıra. İnanın işe nereden başlayacağımı bilemedim. Ela'yı bakıcıya bıraktım her ne kadar hoşnut kalmasa da ablamız. Cumartesiye evde girmediğim köşe, çekmece, dolap kalmamıştı. Ve benim de ayağıma ağrı girmeye başlamıştı. Sanırım çok fazla ayakta kaldım. Ee oturarak çalışınca hamlamışım artık. Üç gündür sol ayağıma basamıyorum. Nezle midir, grip midir her ne illetse hala peşimi bırakmadı. Nasıl bir sinüs varsa bende artık.
Ama artık kafam rahat, uyuyabiliyorum mesela. Çünkü aklımda yapılacak işler olunca manyağa bağlıyorum. Gece ha bire kafamda kuruyorum. Battaniyeler kaldı yıkanacak, onun için de havaların iyice ısınmasını bekliyorum. Çocuk odasının duvarlarına raf ve askı almalıyım. Ve kitaplığımı düzenlemeliyim.
Pazartesi işe uçarak gelmek istedim. Yoğun bir hafta başıydı ama olsun. Evden az yorulduğum kesindi. Hala yorgunluğumu atabilmiş değilim.
Yarın üçüzlerin doğumgünü. Unuttuğumu farkettim. Bakalım neler yapabileceğiz. Haziranda düğünümüz var. Alışveriş beni bekler. Yapılacak işler hiç bitmez mi? Aklımda yapmak istediğim bir sürü proje var. Bakalım kaçını gerçekleştirebileceğim?
Hayırlı kandiller .
Hepinize tertemiz, mis kokulu, haftalar.
15 Haziran 2015 Pazartesi
Prenses ELA, 1 yaşında
Sabah bir yaş aşılarımızı olduk hemi de üç tane. Çok ağladı boncuk gözlüm.
Cumartesi günü bütün aile kutladık kuzumun doğumgününü. Hediğini de yaptık, yedinci dişten sonra :) Olsun en azından içimde kalmadı.
Önüne kitap, makas, tarak, ayna, küpe, tablet, kalem, para koyduk. Benim kızım hem aynayı hem de tarağı seçti. Geleceğin güzellik uzmanı karşınızda :D
Böyle günlerde ben foto çekemiyorum maalesef. İkramlar, misafirler, çocukla ilgilenirken elimde makine bişeyler çekemiyorum. Bunları yine görümcemin facesinden arakladım.
İkramlarımız boldu , ama kimsenin masayı çekmek aklına gelmedi :D Oysa Ece'm dakikalarca uğraşmıştı masayı süslemek için. Bu arada eşime doğumgününde aldığım tel. arıza yapınca telefonumu ona verdim. Telefondaki birkaç pozu da ekleyemiyorum.
Ece kızımın karnesini de tel.la çekmiştim. Karnemiz çok iyi maşallah. Dilerim eğitim hayatı boyunca başarı , azim, merak hiç yalnız bırakmaz kızımı. Ece , Eluşka için çok iyi bir rol model olacak bence.
Şimdilik bu kadar sevgili blogcum. Umarım Ece kızmaz karnesini eklemediğim için. Fotoğrafçıda çekildiğimiz fotoları da eklerim belki daha sonra.
Sevgiyle kalın.
İyi haftalar.
Cumartesi günü bütün aile kutladık kuzumun doğumgününü. Hediğini de yaptık, yedinci dişten sonra :) Olsun en azından içimde kalmadı.
Önüne kitap, makas, tarak, ayna, küpe, tablet, kalem, para koyduk. Benim kızım hem aynayı hem de tarağı seçti. Geleceğin güzellik uzmanı karşınızda :D
Böyle günlerde ben foto çekemiyorum maalesef. İkramlar, misafirler, çocukla ilgilenirken elimde makine bişeyler çekemiyorum. Bunları yine görümcemin facesinden arakladım.
İkramlarımız boldu , ama kimsenin masayı çekmek aklına gelmedi :D Oysa Ece'm dakikalarca uğraşmıştı masayı süslemek için. Bu arada eşime doğumgününde aldığım tel. arıza yapınca telefonumu ona verdim. Telefondaki birkaç pozu da ekleyemiyorum.
![]() |
Yengesinin facesinden çalınan bir kare daha :) |
Ece kızımın karnesini de tel.la çekmiştim. Karnemiz çok iyi maşallah. Dilerim eğitim hayatı boyunca başarı , azim, merak hiç yalnız bırakmaz kızımı. Ece , Eluşka için çok iyi bir rol model olacak bence.
Şimdilik bu kadar sevgili blogcum. Umarım Ece kızmaz karnesini eklemediğim için. Fotoğrafçıda çekildiğimiz fotoları da eklerim belki daha sonra.
Sevgiyle kalın.
İyi haftalar.
Etiketler:
aşı,
canım kızım,
doğumgünü,
karne,
kutlama,
melek kızım
3 Haziran 2015 Çarşamba
Çok çalıştık, çabaladık, birinci seneyi tamamladık.
Canım kızım, ilk göz ağrım. Daha zamanı geldi mi gelmedi mi, hazır mı değil mi diye düşünürken, 1. sınıfı bitirdi. Bu sene abla olması, okula başlaması ciddi sorunlara yol açsa da alnımızın akıyla tamamladık ilk senemizi. O bizim gurur kaynağımız. Hala yanımda yatmak istese de, arada Ela'nın mamalarına göz dikse de, büyüdüm artık diyor. Aslında doğru söylüyor. Çok çabuk büyüdü hem de benim kızım. Akıllı kızım. Kardeşi çok şanslı böyle bir ablası olduğu için.
Dün okuma bayramımız vardı. Ece sunuculuk yapacaktı. Çok ama çok heyecanlıydı. Sabahı zor etti. Şaka bir yana ondan daha heyecanlıydım. Saçlarını nasıl yapacağına bir türlü karar veremiyordu. Kuaförü sevmeyen kızım, ilk defa kuaföre gitti. Sonunda deniz (kendisi öyle diyor) dalgası yapmaya karar verdi. Bir de oje sürdürdü kuaförde kokoşum. Sınıf arkadaşının annesiydi kuaförümüz. Kızının arkadaşı olduğu için ücret bile almamış Ece'den. Maalesef ben yanında olamadım o anlarda. Gösteriye ancak yetişebildim.
İki sınıf ortak bir gösteri düzenlemişti. Diğer sınıfımızın öğretmeni maalesef bizlere katılamadı. Tedavi için şehir dışındaydı. Bir ay önce öğrendik o illet hastalığa yakalandığını. Onun yüreği bizleydi, bizim de dualarımız onunla.
Hava sıcak, sahne küçük, katılım büyük. Ece pişman oldu saçlarını açık bıraktığına. Ela gösterinin başında, her şarkıyla yerinde duramazken, ilerleyen zamanlarda sıkılıp , sıcağa yenik düştü. Uykusu da gelince iyice huysuzlaştı. Allahtan dedemiz ve halamız yanımızdaydı. Yoksa görüntü alabilmem ne mümkün!
Çok şükür başarılı bir şekilde tamamladık 1. sınıfı. Artık sıkılmak zamanı. Hergün defalarca aranıp bu cümleyi duyacağımı biiyorum. Haftada üç gün spora gidecek ama akşamları. Gün içinde nasıl oyalanacak henüz bilmiyorum.
Biliyorum yine ara vermeye başladım bloğa. Eskisi gibi fotoğraf çekmiyorum. Aktivite yapmıyorum. Mutfağa girmiyorum. Hayat o kadar rutine bindi ki. İşten çık , ödev eşliğinde yemek hazırla. Baba gelsin, Ela yıkansın uyusun, ev işleri oldu sana gece yarısı. Yaz geldi inşallah daha renkli günler bizi bekliyordur.
Sevgiyle, sağlıkla kalın.
31 Aralık 2014 Çarşamba
26 Kasım 2014 Çarşamba
Öğretmenler Gününü Kutladık.
23 Kasım Pazar günü iki sınıf annesi ve bir sınıf babamız program yapmışlar. Geçen sefer yapılan kahvaltı programına Cumartesi çalışanlar katılamadığı için, bu sefer Pazar günü yaptılar organizasyonu. Bahanemiz kalmamıştı yani gitmemek için :P
Ela çok mızmızlandı. Uykusu vardı ama çocuk çığlıklarından bir türlü uyuyamıyor, gözyaşı sel olup akıyordu. Dolayısıyla mekanı erken terketmek zorunda kaldık.
10 Kasım 2014 Pazartesi
Doğumgünü Ayı
Sen benim Atamsın
Yüreğimde yatansın
Toprağımsın, vatansın
Atatürk Atatürk.
Düşmanları kovdun
Cumhuriyeti sen kurdun
Hiçbir ülkede yok ordun
Atatürk Atatürk.
Ece nin Atam'ızı anmak için ezberlediği şiir. Çok özledik ATAM
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
Yazamıyorum çünkü şapşik bilgisayarcı bilgisayar kasasının ön usb lerini devre dışı bıraktı, ben de telefonları pc ye bağlayamıyorum. Sizi o mikemmel fotolarımdan mahrum bırakmak istemiyorum oysa. Her biri sanat eseri fotoğraflar oysa :P
Farkettim ki; Ela yı Ece kadar fotoğraf çekmiyorum. Oysa Ece bebekken , her yeni bir şey giydiğinde, her yeni bandana taktığında, bornozuyla, havlusuyla, her dışarı çıktığında , ota moka güldüğünde.... hep çekmeye çalışırdım. Ela ya haksızlık ediyorum.
Kasım ayında ailede üç doğumgünü var. Şubat ayında da öyle. Aile kalabalık. Neredeyse her ay en az bir kutlama oluyor.
Dün Ozan'ın doğumgününü kutladık. Aslında 12 Kasım ama hafta arasına denk geldiği için dün kutladılar. Dışarıda bir arkadaşımızın mekanında kutlamayı tercih ettiler. Hava da güzeldi çocuklar için iyi oldu. Şöyle bir baktım da Ozan'ın baya arkadaşı varmış. Gelen her misafirin kucağında bir bebek vardı. Ece ne kadar yalnız büyümüş meğer.
İçinde bizim de olduğumuz fotolar benim telefonda.
İyi ki doğdun Ozan. Dilerim yanağındaki gamzen hiç solmaz. Sana uzun, sağlıklı, mutlu, başarılı nice yıllar diliyoruz paşam.
Çok sevdiğimiz Haco halamız. Onun doğumgünü dündü. İyi ki ki doğdun, İyi ki Ece ile Ela nın halası, benim de görümcemsin. Seni çok seviyoruz. Nice yıllara.
Sırada Ece nin doğumgünü var. 21 Kasım ama 22 sinde kutlarız. Hala ne hediye alacağımı, doğumgünü için ne yapacağımı bilmiyorum. Artık okulda olduğu için arkadaşlarıyla kutlayamayacak. Evine çağırabileceğimiz bir kaç arkadaş ayarlamak istiyorum aslında. Pek kimseyi de tanımıyorum henüz. Sonra bloglarda gördüğüm gibi bir konsept belirlemek istiyorum ama üstesinden gelemeyeceğimi düşünüyorum. Artık Ela var. Geçen sene sadece pinyata yapabilmiştim. Bu sene hatıra çerçevesi yapmak istiyorum. İkramları bile kendim yapabileceğimi düşünmüyorum.
Bakalım ortaya ne çıkacak? Ben de sizin gibi merakla bekliyorum. Merak edersiniz değil mi :P
İyi haftalar herkese.
26 Kasım 2013 Salı
Birkaç Fotoğraf
Maalesef son birkaç gündür bağlantı sorunu yaşıyorum. Bu kağnı gibi bağlantı 12 yıllık iş hayatımda hep kaderim oldu. Herkes kablolu kullanırken ben en uç noktada olduğum için hep kablosuz kullanmak zorundaydım. Ya hep kopardı ya da kağnı hızında açılırdı sayfalar.
İşte tam da şu anda yakalamışken kreşte yapılan doğumgünü fotoğraflarından birkaç tane paylaşmak istedim. Bendenizin bu aralar beyni kuş kadar bile çalışmıyor. Geçen hafta makinenin şarjını arayarak geçirdim. Şarjı buldum ama şimdi de bağlantı kablosunu bulamıyorum. Dolayısıyla evde yapılan kutlamayla ilgili elimde fotoğraf yok şimdilik.
İşte tam da şu anda yakalamışken kreşte yapılan doğumgünü fotoğraflarından birkaç tane paylaşmak istedim. Bendenizin bu aralar beyni kuş kadar bile çalışmıyor. Geçen hafta makinenin şarjını arayarak geçirdim. Şarjı buldum ama şimdi de bağlantı kablosunu bulamıyorum. Dolayısıyla evde yapılan kutlamayla ilgili elimde fotoğraf yok şimdilik.
(Bu çocuk da kim???)
Ve mutlu son.
Gülen yüzün hiç solmasın meleğim.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)