Ben bu aralar maaşımı kuruşuna kadar hakediyorum arkadaşlar. Haa eskiden de çalışıyordum ama böyle değildi vallahi. Okuyanlar bilirler beni. Ben kitabımı da ofiste okurum, filmimi de ofiste izlerim. Blogları tek tek gezer yorum yazar, kendimden geçerim.
Ama artık geçti o günler galiba. Zira ofis giderek kalabalıklaşıyor, çalışan sayısı arttığı gibi, patron sayısı da artıyor. Onların arttığı yetmiyormuş gibi iş sayısı da artıyor. "Ben bende değilim meçhullerdeyim" Şayet çıkış saatleri sürekli bir gecikme gösterirse ( dün gibi), görünen o ki bu işyeriyle ayrılmanın vakti yaklaştı. Çok da ....
Pazarımız kahvaltı ile başladı

ama civciklere kanan kızım baykuşa kanmadı. Zira krem peynir yemeyen kızım
baykuş sayesinde de yemedi. Baykuş babamızın midesine doğru yol aldı.
Daha sonra yuyduruk bahçemizi suladık. Daha önce de söylemiştim zaten.

Mercimekler dışında diğer baklagiller yeşillenmedi.
Neyse efenim bu haftasonumuzu güzelleştiren , ruhumuzu renklendiren bizi havalara uçuran süprizimize gelsin sıra.
Kızım nicedir kendi ağzıyla istiyordu bunları. Ben de süpriz yapayım dedim. Her konuda elim ayağım, dert ortağım, bilir kişim Nilüme arayış içinde olduğumu söyledim. Kendisinin çevresi pek bir geniştir de. Hamile diye çok yormak istemiyorum ama onun Nurturia dan arkadaşları ile olan diyalogları sayesinde bu konuda muhakkak bana yardımcı olabileceğini biliyordum. Bu arada ben başka bir blog sahibine de mail attım. Cevabı gelene kadar Nilüferim çoktaaan işi bağlayıp "hallettim ben" dedi. Benim arkadaşım yapacak , yollamadan sana mail atıp adres isteyecek, hesap numarasını yollayacak dedi. Başladık beklemeye. Ben kızımdan daha heyecanlıyım bu arada.
Bekle ki gelsin. Ne bitmez şeymiş yahu . Nilüm ne adres sordu, ne hs no geldi derken kargo çıkıp gelmesin mi? Meğer bu gönlü yüce, kalbi ince, ruhu güzel Nilücan bize bunu hediye yapmasın mı? Biz bunun için kavga bile ettik desem. Hatta birbirimizi kırdık bile diyebilirim. Ben onun ince düşüncesi altında mahcup olduğum gibi, burnundan da getirdim. İade edeceğim falan dedim ama yemedi. Çok istiyorum yahu eder miyim hiç?

Merak ettiniz değil mi? Gerçi notta ipucu var ama , işte bizi havalara uçuran hediyemiz.

Size mutfaktan görüntü vermek isterdik ama maalesef bu haftasonumuz dışarıda geçti. Ama merak etmeyin bu ustalar size en kısa zamanda marifetlerini gösterecekler. Pazar günü kimi gördüyse " benim artık aşçı şapkamla aşçı önlüğüm vaaarrr " dedi. Hani çocukken biz de hava atarken yapardık ya bunu, sondaki -var- biraz uzardı :D
Nilüm , canım dostum, yüreğine sağlık bitanem. İyi ki varsın, cansın.
Ve sevgili
Hobidich Gamze, emeğine, ellerine sağlık. Yaptığın herşey kusursuz. Son yaptığın faaliyet çantasına bayıldım.
Son olarak kızımın bugün sabah kapıdan çıkmadan aynaya bakarken yaptığı yorum: " Ooo çok güzel olmuşum." Nasıl ama? Narsist benim kızım :D Ve kızım artık bana beste yapıyor.
Benim güzel annem
Seni çok severim
Sen benim herşeyimsin diye bildiği melodide söylüyor bana bu şarkısını. Gönül istiyor ki ağzından her çıkanı kaydedebileyim. Ama ne mümkün?
Not: Sevgili uyuz olduğum kadın. Dün sen Ece yi konuşturduğun zaman o seni konuşturmadı diye , sana seslendiğinde sen de onu duymamak zorunda mıydın? Çocuğa gönül koyulur mu? Bir yıldan fazladır ofise geliyor daha kızımı tanıyamadın mı? Çocuğa küstün ya pes vallahi.